Zeytinliklerin Maden Şirketlerine Peşkeş Çekilmesine Karşı Çıkıyoruz!

Değerlilerim!   Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, AKP’nin öncülüğünde kabul edilen ve zeytinlik alanların maden şirketlerine açılmasının önünü açan torba yasa, ülkemizin doğal ve kültürel mirasına, köylümüzün geçim kaynaklarına ve geleceğimize..

Zeytinliklerin Maden Şirketlerine Peşkeş Çekilmesine Karşı Çıkıyoruz!
Yayınlanma: Güncelleme: 56 views

Değerlilerim!

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, AKP’nin öncülüğünde kabul edilen ve zeytinlik alanların maden şirketlerine açılmasının önünü açan torba yasa, ülkemizin doğal ve kültürel mirasına, köylümüzün geçim kaynaklarına ve geleceğimize vurulmuş ağır bir darbedir. ATA Parti olarak, bu talan yasasına karşı kararlı bir şekilde muhalefet ettiğimizi ve zeytinliklerimizi korumak için sonuna kadar mücadele edeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz!

 

Neden Bu Yasa Kabul Edildi?

 

Bu yasa, enerji arz güvenliği ve yerli kaynak kullanımı gibi süslü gerekçelerle kamuoyuna sunulsa da, gerçek amacı açıktır:

 

Zeytinlikler, ormanlar, meralar ve koruma altındaki doğal alanlar, bir avuç maden şirketinin kâr hırsına kurban edilmek istenmektedir. Yasa, özellikle Muğla’daki Akbelen, Yatağan ve Kemerköy gibi bölgelerde kömür madenciliği yapmak isteyen şirketlerin talepleri doğrultusunda hazırlanmıştır. Torba yasanın 11. maddesi, zeytin ağaçlarının taşınması veya başka bir alanda yeniden dikilmesi gibi uygulanabilirliği tartışmalı önerilerle, 1939’dan beri yürürlükte olan Zeytincilik Kanunu’nu fiilen bypass etmektedir.

 

 

Ayrıca, bu düzenleme ile Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçleri hızlandırılmakta, ilgili kamu kurumlarının 4 ay içinde görüş bildirmemesi durumunda ruhsat otomatik olarak verilmiş sayılmaktadır. Kaçak madenlere af getirilmesi ve cezaların uygulanmaması gibi maddeler de, yasanın kamu yararından çok, belirli şirketlerin çıkarlarını koruma amacı taşıdığını açıkça ortaya koymaktadır.

 

 

Sonuçları Ne Olacak?

 

Zeytinlikler, yalnızca bir tarım alanı değil, aynı zamanda barışın, emeğin ve Anadolu’nun kadim kültürünün sembolüdür. Bir zeytin ağacının verim vermesi onlarca yıl alır; taşınan ağaçların yaşaması ve eski verimine kavuşması ise bilimsel olarak mümkün değildir. Bu yasa, zeytinliklerin madencilik faaliyetleriyle tahrip edilmesine yol açarak, geri dönüşü olmayan bir ekolojik yıkıma neden olacaktır.

 

Köylünün geçim kaynağı elinden alınmaktadır.

Zeytin, yüz binlerce çiftçimizin geçimini sağlamaktadır. Bu yasayla, köylülerimizin toprağı, suyu ve emeği maden şirketlerine peşkeş çekilmekte; köylüler, kendi yurtlarında göçmen haline getirilmektedir. İkizköy’den Nejla Işık’ın isyanı hepimizin isyanıdır: “Zeytinlerimizi bu açgözlü şirketlere vermeyeceğiz. Önce beni çiğneyin!”

 

Zeytinliklerin madenciliğe açılması, biyolojik çeşitliliğin zarar görmesine, toprağın ve su kaynaklarının kirlenmesin de yol açacaktır. Paris Anlaşması’na imza atan ve karbon salımını azaltma taahhüdünde bulunan Türkiye, bu yasayla iklim hedeflerinden uzaklaşmakta, kömür madenciliğini teşvik ederek küresel iklim krizine katkı sunmaktadır. Bu nasıl bir çelişkidir?

 

Hukukun ve kamu yararının çiğnenmesine engel olacağız! Zeytincilik Kanunu’na rağmen zeytinliklerin madenciliğe açılması, normlar hiyerarşisine aykırıdır ve geçmişte Danıştay tarafından defalarca iptal edilmiştir. Bu yasa, hukuku hiçe sayarak, bir avuç şirketin çıkarlarını halkın ve doğanın üstünde tutmaktadır.

 

ATA Parti’nin çağrısı şudur:

 

Biz, ATA Parti olarak, zeytinliklerimizin, ormanlarımızın ve doğal alanlarımızın sermayenin talanına karşı korunması gerektiğini savunuyoruz. Bu yasa, enerji güvenliği değil, rant güvenliği yasasıdır! Halkımızın geçim kaynaklarını, çocuklarımızın geleceğini ve doğamızı korumak için şu adımları talep ediyoruz:

 

Zeytinliklerin madenciliğe açılmasını öngören bu talan yasası, TBMM Genel Kurulu’nda reddedilmeli ve iptal edilmelidir.

 

İkizköy’den Kazdağları’na, Akbelen’den Mersin’e kadar direnen köylülerimizin, çevrecilerin ve bilim insanlarının sesi duyulmalıdır.

 

Enerji ihtiyacı, çevreye zarar vermeyen, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla karşılanmalı; zeytinlikler ve doğal alanlar koruma altına alınmalıdır.

 

Bu yasa, Anayasa’ya ve Zeytincilik Kanunu’na aykırıdır. Muhalefet partileri olarak, yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağımızı beyan ediyoruz.

 

Değerli halkımız, zeytin barıştır, zeytin emektir, zeytin hayattır! Bir zeytin ağacının gölgesi, bin maden şirketinin kârından daha değerlidir. ATA Parti olarak, zeytinliklerimizi ve doğamızı korumak için her platformda mücadele edeceğiz. Sizleri de bu talana karşı sesinizi yükseltmeye, zeytin dallarını barışın ve direnişin sembolü olarak elinize almaya davet ediyoruz

Yüce Türk Milleti’ne Yüksek Saygılarımla

 

ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal ZEYBEK

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.