“SEN O TELEFONU AÇSAYDIN HAMZA DAĞ!”

AHMET TÜBCEL’İN KALEMİNDEN: “MİLLETİN SESİNE KULAK TIKAYAN SİYASETÇİ”   Kardeşim Hamza Dağ! Kardeşim diyorum ama sakın yanlış anlama! Bu hitap, aramızda bir gönül birliği ya da dostane bir hukuk olduğu..

“SEN O TELEFONU AÇSAYDIN HAMZA DAĞ!”
Yayınlanma: Güncelleme: 140 views

AHMET TÜBCEL’İN KALEMİNDEN: “MİLLETİN SESİNE KULAK TIKAYAN SİYASETÇİ”

 

Kardeşim Hamza Dağ!

Kardeşim diyorum ama sakın yanlış anlama!
Bu hitap, aramızda bir gönül birliği ya da dostane bir hukuk olduğu için değil, senden 12 yaş büyük olmamdan kaynaklanıyor. Sadece yaş farkından ötürü “kardeşim” diyorum, yoksa ne gönüldaşız ne de yol arkadaşı…
Bu satırları yazmayı uzun zamandır düşünüyordum. Ancak parti içi polemiklere malzeme olmamak, büyük kongre öncesinde sizin aleyhinize bazı grupların eline koz vermemek adına sustum.

Ama artık konuşmanın vakti geldi!
Sakın ola ki bu yazıyı, “Genel Başkan Yardımcılığı koltuğumu kaybettim, o yüzden yazıyorlar” şeklinde okumayasın. Hayır, hayır! Bugün bile bakan olma ihtimalin var. Ama ne olursan ol, hangi makama gelirsen gel, gerçeklerin gün yüzüne çıkmak gibi bir huyu vardır ve ben de bu gerçekleri yazmaya kararlıyım.

Zaten yerel seçimlerden hemen sonra, “DAĞ FARE DOĞURDU”

https://www.temizellergazetesi.com/izmirde-dag-fare-dogurdu-5706-haberi

başlıklı yazıyı yazıp yayınlayan da TEMİZELLER’di. O yazıyı kaleme aldığımız günlerde sen parti içerisinde henüz irtifa kaybetmemiş çok güçlüydün. Fakat güç zehirlenmesi yaşıyordun ama farkında bile değildin!
Çünkü sen hayatın boyunca böyle bir gücü siyaset dışında elde edemezdin!

Çünkü sen o kadar kabiliyetli değildin!

O dönem siyaseten çok güçlü idin çünkü hem medya ve tanıtımdan sorumlu genel başkan yardımcısı ve üstüne üstlük İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştun. Etrafındaki küçük bir zümre ile birlikte “YERYÜZÜ TANRISI” gibi hareket ediyordun.

Milletin Sesine Sağır Kalan Bir Siyasetçi profili!

Vatandaş sana ulaşamıyordu! Fakir fukara derdini anlatamıyordu! Öyle bir hale gelmiştin ki, sadece belirli bir çevreyle iletişim kuruyor, sadece gücün ve paranın olduğu masalarda oturuyordun. Senin telefonlarına ulaşmak imkansızdı, mesajlara geri dönmüyordun. Seninle konuşmak isteyen, bir derdini anlatmak isteyen hiç kimseye geri dönüş yapmıyordun.

Millet seni yer sofralarında, fakir fukaranın evinde hiçbir zaman görmedi. Hasta ziyaretlerinde görmedi. Bir insanın başı sıkıştığında senin kapını çalması nafileydi. Çünkü senin telefon kayıtlarında çok “önemli” isimler vardı bu isimler varken geldiğin yerde bulunanların önemi kalmamıştı. Millete, vatandaşlara, fakir fukaraya, öksüze yetime, ayıracak vaktin yoktu çünkü çok yoğundun!

Ama şunu unuttun Hamza Bey!

Bu milletin “Kan’ıyla teriyle dokuduğu TÜRK bayrağının altında siyaset yapıyordun.
Siyaset yaptığın AK partinin her zerresi, milletin emeğiyle kuruldu ve bugünlere geldi.
Bu millet seni lüks sofralarda, zengin iş adamlarının masalarında, belli insanlar ile oturup kalkman için oy vermedi!
Bu millet seni derdime derman olsun, benim halimi hatırımı ara sıra sorsun, benim Ankara’da sesim olsun diye oy verdi.

Fakat sen gücü ele geçirince, seni o koltuğa getiren halkı unuttun!

İzmir’in siyasetçisi olarak sana defalarca ulaşmaya çalıştık. Telefon ettik, mesaj attık, anlatmak istedik… milletin feryadını duyurmak istedik ama sen hep duymazdan geldin, milletin feryadını yok hükmünde saydın!

Siyaset kibri kaldırmaz, siyaset çok fazla hırsı kaldırmaz, siyaset egolu olmayı kaldırmaz, siyaset akçeli işleri kaldırmaz, siyaset tevazu ister siyaset milletin derdiyle dertlenmek ister, siyaset zor günde kalan milletine yardım eli uzatmak ister, kısacası siyasette iki yol vardır der bir büyüğüm “bir UN yoluna gidenler, ikincisi ÜN yoluna gidenler”.

Büyüğümün dediğini anlamamıştım çok gençtim o zamanlar kendisi şöyle açıkladı bana; “evladım insanlar siyasete iki yol için girerler, birincisi UN yolu, yani servetlerine servet katmak için, ikincisi ÜN yolu ise yani milletin derdiyle uğraşmayı, yaşadığı köye kasabaya şehre hizmet etmek orada kalıcı eserler bırakmak için yani kısacası milletin gönlüne girmeyi kendilerine şiar edinmişlerdir.”

ve şimdi sana burada, milletin telefonuna çıkmamanın , herkesi hakir görmenin, kibirli davranışlarının önce partine sonra sana siyaseten nasıl telafisi olmayan zararlar verdiğini herkesin gözü önünde, tek tek anlatacağım:

Sen Telefonu Açsaydın!

Yüzyılın vurguncusu ve piyasayı 5 milyar dolandırıp kaçan, sonra yakalanan Çiğli’deki Ocakçı Holding sahibi Sedat Ocakçı ile verdiğin o fotoğrafların siyaseten seni nasıl yıpratacağını ve AK partiye nasıl zarar vereceğini anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Urla’da devlete turizm yatırımı yapacağım diyerek teşvik alan bunun yerine lüks daire yapıp satan bir başka deyişle yalan söyleyerek imar rantından milyarları cebine atan devleti aldatan müteahhit Kaan Eruz ’la yakınlaşmanın ve fotoğraf vermenin nelere mal olacağını anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Belediye seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak iş insanlarından 2 milyar TL seçim parası topladığın ve bu paralarla çok yüksek fiyatlarla eski danışmanlarının şirketlerine iş yaptırdığın iddialarını, danışmanlarının bu paralarla Anadolu caddesine bakan deniz kenarında iki adet ofis aldıkları söylentilerini ve bunlara mutlaka açıklık getirmeniz gerektiğini size aktaracak ve seçim çalışmalarında yardım toplama işini İl Başkanlığı üzerinden yapmanın daha doğru olacağı konusunda sizi uyaracaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Kurduğu geometrik şekillerden birinin adını verdiği reklam ajansı ile AK Partili Belediyelere ve devlet kurumlarına senin selamınla giden, genel merkezde bizzat senin de birlikte çalıştığın eski danışmanının yaptığı işlerin astronomik ücretleri konusunda ortada dolaşan dedikodular hakkında seni bilgilendirecektik. Son belediye başkanlığı seçimlerinde kendi kampanyanda dedikoduları önlemek için bu şirkete iş verirken şeffaf olma konusunda seni uyaracaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Meclis listelerine ısrarla yazdırmak için çaba sarf ettiğin ve yazdırdığın meclis üyelerinden bazılarının arsa ve imar geliştirme işi adı altında müteahhitlerin işlerini takip ettiklerini, bazı adayların en olmadık planları nasıl Ankara’da bitirdiklerini anlatacaktık. Hangi meclis üyelerinin bulunduğu CHP’li ilçe Belediye başkanıyla nasıl ortak hareket ettiği konusunda seni uyaracaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Danışmanın Haydar Dutak başta olmak üzere, etrafındaki isimlerin nasıl inanılmaz bir servet sahibi olduğu söylentilerini anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!
Senin birlikte siyaset yaptığın ve yol arkadaşlarından olan genç yaşta malikâne sahibi olup, malikânede birkaç hizmetçi çalıştıranların kimler olduğunu ve bunların hangi paralarla nasıl yapıldığı söylentilerini anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Geçtiğimiz dönem Tunç Soyer’le iş tutan bir gazetecinin hatırı üzerine listeye yazdırdığın bir müteahhit eskisinin mecliste nasıl CHP ile oy kullandığını sana hatırlatacaktık. Aynı kişinin muhalefet partisi meclis üyeleriyle imar işi bitirdiği konusunda Kültürpark duvarlarına asılan koca koca pankartları sana söyleyecek ve seni uyaracaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!
Pudra şekeri çeken danışmanlarını anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Gaziemir’deki imar rantı konusunda ( 0,5 imar yoğunluğunun 1,5 yoğunluğa yükseltilmesi işi )devletin 1,5 milyarlık zararının kimlerin eliyle nasıl yaratıldığını ve kimlere nasıl rüşvet teklif edildiği iddialarını anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

 

Büyükşehir belediye meclisinde milyarlık imar rantı olan dosya ve dosyaları hangi meclis üyelerinin nasıl takip ettiği iddialarını anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bazı AK Parti meclis üyelerinin ve CHP’li bazı meclis üyelerinin nasıl el ele vererek çıkar birlikteliği yaptıkları söylentilerini anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Arkasında durduğun bazı ilçe başkanlarının rüşvete nasıl bulaştığını hem devlete hem millete hem de kendi partinize nasıl zarar verdiğinin belgelerini verecek ve buna karşı çıkan insanlara nasıl zulüm yaptıkları iddialarını anlatacaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

Selçuk İlçesinde senin siyasi prenslerinden olan ve direterek ilçe başkanı yaptırdığın sonrasında partisi tarafından belediye başkanı adayı yapılmayan Hakan Bayraklı’nın İlçe teşkilatının tamamına istifa şovu yaptırarak partinin kapısına kilit vurduğu ve aday tanıtım toplantısına giden bütün araçları geri çevirdiğini bununla da yetinmeyip, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aday tanıtım toplantısında adayları açıkladığı anda senin prensin olan Hakan Bayraklı kendi sosyal medyasında aynı anda istifa fotoğrafları paylaşması üstüne üstlük bağımsız aday Vefa Ülgün’ü açıktan desteklediğini, tüm bu olanların sadece Selçuk’ta değil bütün İzmir’de duyulduğunu Partiye ciddi zarar verdiğini ve oy kaybettirdiğini, ilçe başkanı seçerken kendi ikbalini değil davayı düşünenleri seçme konusunda seni uyaracaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

İzmir’de dönen milyonluk ve milyarlık yolsuzluk dosyaları iddialarını ve bu konulardan dolayı kamuoyunda ortaya çıkan söylentileri anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

İzmir de görev yapan CHP’li bazı belediye başkanlarının Ankara’da bakanlıklarda ’ki işlerinin çözülmesi için hangi Ak Partili milletvekillerinin kamuoyundan saklı randevu aldığını ve bu randevular karşılığında danışmanların getirdiği ruhsat, imar vs işlerinin çözüldüğü gibi çirkin iddiaları sana anlatacak ve tedbir alın diyecektik.

Sen Telefonu Açsaydın!

Sokaklarda, çarşıda, pazarda konuşulan “Hamza Dağ İzmir’de sıradan bir avukatken inanılmaz bir servet sahibi oldu “söylentilerini anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

Karşıyaka Girne caddesi üzerinde uzay mimarisi ile Katal İnşaatın yaptığı binalardan iki daire satın aldığın, doğup büyüdüğün orta gelirli insanların muhitinden taşınarak burada olan insanlara selam vermediğin konusunda çıkan saçma sapan söylentilerin sana nasıl zarar verdiği konusunda seni uyaracaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

Bornova Manavkuyu da bölge adliye mahkemesinin arkasında ve sanayinin içinde yaptırdığınız ve İzmir’in en büyük camisi diye lanse ettiğiniz cami inşaatının yaklaşık on yıl geçmesine rağmen halen yarım kalmasının sebebini ve bu konuda milletin neler konuştuğunu ve ortaya çıkan çok ciddi iddiaları anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

10 yıldır bitmek bilmeyen İzmir’in en görkemli camisi dahil bugüne kadar İzmir’e pek çok hayır işi yapan ve eser kazandıran Nevhar Salih İşgören vakfına senin A takımın olarak nitelenen insanları yönetim kuruluna aldırdığın ve bu yönetime giren insanların kendilerine ücret almak uğraştıkları iddiasını, avukat ortağının yıllardır Vakfın avukatlığını yaptığı için her ay vakıftan avukatlık ücreti aldığını sana söyleyip, Türk toplumunun Allah için yapılan bir işten para kazananı kabul etmeyeceğini, hele AK Parti seçmeninin bunu hiç kabul etmeyeceği konusunu sana bir kez daha anımsatacaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

Yerel seçimlerde Türkiye’nin her yerinde AK Parti Belediye Başkan adayları mal varlığını açıklarken senin açıklamaman üstelik rakibin CHP’li Cemil Tugay mal varlığını açıklarken senin ısrarla susman ve açıklamaman dalga, dalga kamuoyunda dedikoduya sebep verdiğini ve Partiye oy kaybettirdiğini sana anlatacak seni uyaracaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

Aday olması için bastırdığın ya da karşı çıkmadığın için aday yapılan belediye başkanlarından bazılarının beyan ettiği gibi Üniversite diploması olmadığını, birinin tavuk kümesini villaya dönüştürdüğünü bu konuda da yargılandığını, bu nedenlerle partinin itibarının sarsılacağını gibi çok fazla oy kaybedeceğini sana anlatacaktık. Hatta bir ilçeyi bu nedenle kaybedebileceğinizi söyleyecektik.

İzmir CHP Milletvekili Mahir Polat’ın Tavuk Kümesinden villaya dönüşen bu evlerden ikisinin senin olduğu iddialarına cevap vermeyişinin ve hatta dava açmayışının İzmir kamuoyunda ve parti teşkilatında öfkeye sebep olduğu konusunda seni uyaracaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

Yerel seçim öncesi Adana’da aday belirleme esnasında yaşanan, sınıf arkadaşın olan Fatih Mehmet Kocaispir’in %60 oy oranı ile seçim kazanacağını söyleyen manüple edilmiş anket ile Cumhurbaşkanını ikna ettiğin ancak seçimde okuldan sınıf arkadaşın olan ve aday olması için inanılmaz entrikalarla aday yaptığınız Fatih Mehmet Kocaispir’in %37 oy alabildiğini yazan gazeteciye cevap verememenin siyasi kariyerine zarar vereceği konusunda seni uyaracaktık.

Sen Telefonu Açsaydın!

İzmir’de senin referansınla atanan kayyumların nasıl servetlerine servet kattığı iddialarını ve oralarda yapılan ahlaksızlıklar ile ilgili iddiaları anlatacaktık!

Sen Telefonu Açsaydın!

İl müdürlüklerinde kamu kaynaklarının kim ve kimler tarafından nasıl iç edilip kendi cepleri için çalıştıkları iddialarını anlatacaktık!

Ve en önemlisi;

Sen Telefonu Açsaydın! SANA SENİ ANLATACAKTIK!

Ama sen bunları hiçbir zaman duymak istemedin, milletin sesine kulaklarını tıkadın. Çünkü duyduğunda, o güçlü sandığın tablonun aslında ne kadar çürük olduğunu görecektin.
Hamza Bey, sen belirli bir zümreyle oturup kalkmayı, iş insanlarıyla masalara oturmayı seçtin. Milletin içinden geldim diyerek çıktığın bu yolda, milletle olan bağlarını bir, bir kopardın. Bugün dahi, hala kendi kurduğun bu sahte düzenin gerçek olmadığını idrak edemiyorsun.
Ama şunu unutma!
Siyaset, milletle yapılır. Milletin gözünde bittiğin gün, en yüksek makamda bile olsan hiçbir şeysin!

VE SEN BUGÜN, MİLLETİN GÖZÜNDE ARTIK YOKSUN!

Telefonları açmadığın için seni bu konularda uyaramadık ama belki bu yazımı okursun diye seni son bir konuda uyarmayı gazeteci meslektaşlarım adına kendime bir borç biliyorum. Yıllarca Partinin Tanıtım Medya Başkanlığını yaptın ancak senin siyasette var olma sebeplerinden bir parçası olan ve Ankara’ya gitmende emeği olan yerel gazetecileri görmezden geldin ve yok saydın, onların derdine derman olmadın, onların dertlerini dinlemedin hâl hatır sormadın, bir toplantı dahi yapmadın. Özür dilerim senden, bir toplantı hatırlıyorum; ne kadar bu toplantıda AK Partiye neredeyse hakaret eden ve CHP’nin arka bahçesi durumundaki gazetecileri topladın ve dertlerini dinledin ancak bu toplantıda Sayın Cumhurbaşkanını cani gönülden destekleyen bir tane gazeteci yoktu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı farklı kılan en önemli özelliği VEFADIR. Sana tavsiyem O’nu örnek almandır. Vefa ‘’ İnsanı hatırlamak değil hiç unutmamaktır!
Sözün özü Hamza Bey…

Hangi makamda olursan ol, telefonunu aç! Yoksa bu millet hakkını helal etmez sana unutma… Bu millet, günü geldiğinde sandıkta gereğini yapar!
Zaten İzmir de 31 Mart 2024’te gereğini yaptı ve ak partinin elinde bulundurduğu mevcut belediyeleri bile kaybettiniz. Bunun günah ve vebalinde en büyük pay sana aittir!
Tevafuk eseri bu yazının son cümlelerini yazdığımda bana sabah hediye edilen Kazım Karabekir Paşa’nın sözlerini yazan poster gözüme ilişti; Düşünen ve anlayan için o cümle şöyle diyordu; ‘’Öyle Puslu ki Hava Şeytan Bile Müslüman Mintanı giyiyor.’’

Neyzen Tevfik den de var ama onun söylediklerini de bir sonraki yazımıza saklayalım…

TEMİZELLER olarak, hakikatleri anlatmaya ve gerçekleri gün yüzüne çıkarmaya devam edeceğiz.

 

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.