1. (Soru): Sayın Çopur, Salepçioğlu İşhanı’ndaki bu süreç tam olarak ne zaman ve nasıl başladı? Muhammed Çopur (Yanıt): Aslında bu süreç yaklaşık iki yıl önce bölgedeki dönüşüm projeleriyle birlikte başladı…
1. (Soru):
Sayın Çopur, Salepçioğlu İşhanı’ndaki bu süreç tam olarak ne zaman ve nasıl başladı?
Muhammed Çopur (Yanıt):
Aslında bu süreç yaklaşık iki yıl önce bölgedeki dönüşüm projeleriyle birlikte başladı. Ancak kırılma noktası Ağustos 2024’te ilk ihalenin açıklaması ile başladı ve 3 kez iptal olan son olarak 30 Nisan 2025’te yapılan ihaledir. Esnafa “Kooperatif kurun, biz sizi ihaleyi verceğiz” dendi. Esnafta Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu’nun Allah adına verilen sözlerine güvenerek kooperatifi kurdu. Fakat ihalede, bizzat yönlendirdikleri (Ak Parti İZMİR İl Yürütme Kurulu Üyelerinden Cüneyd Dayhan ve Deniz Doğan) kişilerin getirdiği danışmanın hazırladığı evrakın eksik olduğu gerekçesiyle kooperatif elendi. Esnaf açısından bu açık bir kumpas olarak yorumlandı. Bu artık sadece Salepçioğlu değil, İzmir’in kalbine kurulmuş bir tuzaktır.
2. (Soru):
Bu olay sadece bir esnaf mağduriyeti mi, yoksa daha derin bir mesele mi söz konusu?
Muhammed Çopur (Yanıt):
Asla bir “üç-beş esnaf” meselesi değil bu konu TEOPOLİTİK bir konudur. Salepçioğlu düşerse Kemeraltı düşer, Kemeraltı düşerse İzmir düşer. Ve İzmir düşerse, bu şehir 2. Kudüs ve Yahudi Açık Hava Kültür Müzesi’ne dönüştürülmek istenen bir yer hâline gelir. Bu mesele, vakıf mallarının nasıl sistemli şekilde el değiştirdiğiyle ilgilidir. Bu mesele, vakıf ahlakını ve kamusal hafızayı hedef alan bir iskan mühendisliğidir.
3. (Soru):
Esnaf olarak bu süreçte hangi adımları attınız, nasıl bir mücadele yürütüyorsunuz?
Muhammed Çopur (Yanıt):
Çok boyutlu bir mücadele yürütüyoruz. Twitter’da gündem çalışmaları yapıyoruz, Instagram’dan kamuoyunu bilgilendiriyoruz. Aynı zamanda AK Parti, MHP, CHP ve diğer tüm partilerle temas hâlindeyiz. Salı günü Vatan Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek ile İstanbul’da bir görüşmemiz olacak. Ayrıca hukuki süreci de başlattık, ihalenin iptali için dilekçemizi verdik. Bu, hem hakkın hem halkın hem de vatanın davasıdır.
4. (Soru):
Süreçte adı geçen siyasi ve bürokratik isimlerin sessizliği sizce ne anlama geliyor?
Muhammed Çopur (Yanıt):
Bu sessizlik çok manidar. Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu, olayın tümüne şahitlik eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sayın Hamza Dağ, Salepçioğlu Caminin hemen yanındaki imam evini TARKEM’e veren İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Tahir Emre Can ve AK Parti İzmir İl Yürütme Kurulundan Cüneyd Dayhan ile Deniz Doğan sürecin tam merkezindeler. Ama ne gariptir ki, bu isimlerin hiçbirinden kamuoyuna tek bir açıklama yapılmadı. Bu sessizlik ya bir itiraftır ya da daha kötüsü, susarak onay verme hâlidir.
5. (Soru):
Son olarak kamuoyuna ve yetkililere ne mesaj vermek istersiniz?
Muhammed Çopur (Yanıt):
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve devletimizin büyüklerine çağrımız net: Bu ihale iptal edilmelidir! Bu mesele bir şirket meselesi değildir; bu bir vicdan, emanet ve milli güvenlik meselesidir. Vakıf mallarımızın rant kapısı hâline getirilmesine dur denmelidir. Bu mücadele, sadece esnafın değil, bu millete yüzyıllardır emanet edilen değerlerin mücadelesidir.
Esnaf bu işin peşini bırakmayacak!