KONAK BELEDİYESİ’NDE ADRESE TESLİM İHALE: TEMİZELLER SUÇÜSTÜ YAKALADI! TEMİZELLER Genel Yayın Yönetmeni araştırmacı usta gazeteci Ahmet Tübcel ’den yeni bir dosya haberciği daha… Araştırmacı gazeteciliğin en güzel örneklerinden birini sergileyen..
KONAK BELEDİYESİ’NDE ADRESE TESLİM İHALE: TEMİZELLER SUÇÜSTÜ YAKALADI!
TEMİZELLER Genel Yayın Yönetmeni araştırmacı usta gazeteci Ahmet Tübcel ’den yeni bir dosya haberciği daha… Araştırmacı gazeteciliğin en güzel örneklerinden birini sergileyen Temizeller Konak belediyesi’nde yaşanan adrese teslim ihale skandalına ışık tutuyor.
RESMEN İHALEYE FESAT KARIŞTIRMIŞLAR!
Konak Belediyesi’nde İhale Oyunu: Aynı İş Parçalanarak Doğrudan Teminle Alınmış!
KONAK BELEDİYESİ’NDE ALENİ SOYGUN İDDİASI: SAHNEDE AYNI OYUNCULAR AYNI, FİNALDE HALKIN PARASI YOK!
Belgeler Ortada, Uygulama Kanuna Aykırı!
Konak Belediyesi 2024 yılı denetim komisyonu raporunda, skandal niteliğinde bir uygulama gün yüzüne çıktı. Kamu İhale Kanunu’na göre ihale ile yapılması gereken işler, şark kurnazlığı yapılarak suni şekilde ikiye bölünerek doğrudan temin yöntemiyle gerçekleştirildi. Bu yöntemle hem ihale eşiği bypass edildi hem de kamu kaynaklarının adil, şeffaf ve rekabete açık kullanım ilkeleri açıkça ihlal edildi.
Skandalın merkezindeki uygulamaların, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu ve Belediye Başkan Yardımcısı Simge Eldeniz’in görev süresi içinde gerçekleşmiş olması, sorumluluk tartışmalarını da beraberinde getiriyor.
Söz konusu ihalelerin, Mutlu ve Eldeniz’in yönettiği dönemde planlandığı ve uygulandığı, denetim raporlarında açıkça yer alıyor. Konak halkının vergileriyle finanse edilen bu işlerde, usulsüzlük iddialarının detayları belgelerle ortaya konmuş durumda.
Şimdi gözler, Başkan Nilüfer Çınarlı Mutlu ve yardımcısı Simge Eldeniz’in bu iddialar karşısındaki tutumuna çevrilmiş durumda.
KONAK BELEDİYESİ’NDE CHP’YE AÇIK İHANET VE ÖRGÜTÜ İMHA OPERASYONU!
İhale Yapmamak İçin Parçalama Oyunu
Hazırlanan Konak Belediyesine ait denetim raporunda tespit edilen usulsüzlük şu şekilde gerçekleşti:
Aynı tür hizmet olan sosyal medya yönetimi ya da tanıtım organizasyonu farklı tarihlere ve sözleşmelere bölündü.
Her bir parça, doğrudan temin limitinin altında gösterilerek ihale dışı bırakıldı.
Böylece hem işin tamamı tek bir firmaya yönlendirildi hem de yasal denetim mekanizmaları devre dışı bırakıldı.
31.10.2024 tarihinde, aynı gün içerisinde:
SİMGE ELDENİZ, ÖNCE ŞİŞLİ BELEDİYESİNİ KARIŞTIRDI ŞİMDİ DE KONAK BELEDİYESİNİ!
Sosyal medya yönetimi hizmeti için 600.000 TL,
20 adet sosyal medya filmi ve 3 tanıtım filmi için yine 600.000 TL ödeme yapıldı.
İki ayrı kalem gibi gösterilse de hizmet tek bir bütünün parçasıydı.
Kamu Yararı Değil, Kılıfına uydurmaya çalıştılar!
Oysa 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre:
Sayıştay ve TCK ya Göre;
“Mal veya hizmet alımları, aynı tür işler için bir defada yapılmalı, parçalara bölünerek ihale sınırları aşılmamalıdır.”
Bu uygulamayla; Şeffaflık ortadan kalktı, Rekabet ortamı engellendi, Kamuoyu aldatıldı, Kamu zararı oluştu.
KONAK’TA İŞÇİLER GREVDEYKEN BAŞKANLAR GÖBEK ATTILAR: BAŞKAN MUTLULUK” DEDİ, İŞÇİLER GREVE GİTTİ!
Kim Korunuyor, Kim Kollanıyor?
Belediye içerisinde genel anlamda doğrudan temin yöntemiyle yapılan alımların tamamına bakıldığında, aynı firmaların sürekli davet edildiği, tekliflerin birbirine yakın tutarlarda seyrettiği, rekabetin göstermelik hale geldiği dikkat çekiyor.
Bu tablo, “önceden belirlenmiş firmalar mı kollanıyor?” sorusunu gündeme taşıyor.
İşte belgesi! Aynı Gün Aynı Hizmet, İki Alım;
Yevmiye No | Tarih | Hizmet Türü | Tutar |
9060 | 31.10.2024 | Sosyal Medya Yönetimi | 600.000 TL |
9061 | 31.10.2024 | 20 Adet Sosyal Medya + 3 Film | 600.000 TL |
Toplam: 1.200.000 TL – Aynı gün, aynı içerik, ama iki ayrı doğrudan temin.
Bu Bir İhale fesat karıştırmadır!
Bu yöntem, açıkça bir yönetmelik bypassı, usul simülasyonu ve kamu vicdanının aldatılmasıdır.
Bu sadece hukuki değil, ahlaki bir çöküştür.
“İşi ikiye böl, doğrudan teminle ver, sorumluluktan kaç!”
Bu anlayış ne halkı kandırabilir ne de yasal denetimden kaçabilir.
Bu Dosya Derhal Savcılığa Gitmeli!
Konak Belediye yönetimi bu işlemle yalnızca yasayı değil, kamunun güvenini de ihlal etmiştir.
Sorumlular hakkında İçişleri Bakanlığı ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı derhal soruşturma başlatmalıdır.