ALEVİLİĞİ SİYASAL İSLAMA HAPSETMEK, ÇÖZÜM DEĞİL TEHLİKEDİR

İzmir – Bornova Kültür Sanat Merkezi’nde, 27 Kasım 2025 Perşembe günü Alevi İnanç Önderleri ve Cemevi Başkanları İstişare Toplantısı yapıldı. Kültür Bakanlığı’na bağlı Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından..

ALEVİLİĞİ SİYASAL İSLAMA HAPSETMEK, ÇÖZÜM DEĞİL TEHLİKEDİR
Yayınlanma: Güncelleme: 0 views

İzmir – Bornova Kültür Sanat Merkezi’nde, 27 Kasım 2025 Perşembe günü Alevi İnanç Önderleri ve Cemevi Başkanları İstişare Toplantısı yapıldı. Kültür Bakanlığı’na bağlı Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından düzenlenen toplantıya, bakanlık görevlisi Esma Ersin başkanlık etti. Toplantıya ATA Parti İzmir İl Başkanlığı adına İl Başkanı Resül KARA bir heyetle katılım sağladı.

 

Toplantı, Alevi dedeleri, cemevi yöneticileri, kurum temsilcileri ve vatandaşlara açık olarak gerçekleştirildi. Ancak; salon kapasitesine göre katılımın zayıf olduğu gözlendi.

 

“ÇOCUĞA ZORLA DİN EĞİTİMİ DAYATMAK, DİNİ DE EĞİTİMİ DE BOZAR”

Toplantı sırasında konuşan Esma Ersin, kendi eğitim hayatında Sünni din eğitimi aldığı için memnun olduğunu belirterek, çocuklara zorunlu din eğitimini doğru bulduğunu dile getirirken; çocukların din tercihlerini öğrenerek ve bilerek yapmalarının önemini vurguladı. Alevi dedelerinin de tıpkı imamlar gibi maaşa bağlanması gerektiğini ifade etti.

 

Bu sözlere karşı değerlendirmede bulunan ATA Parti İzmir İl Başkanı Resül KARA, şu açıklamayı yaptı:

 

> “Bir çocuk, karar verme yaşına gelmeden herhangi bir dine zorla yönlendirilemez. Türkiye’de 2025-2026 yılı eğitim yılı için yasal düzenlemeye göre; İlkokulların 1. Sınıfına, kayıtların yapıldığı yılın Eylül ayı sonu itibarıyla 69 ayını dolduran çocuklar zorunlu olarak kaydedilmektedir. Ayrıca, 66–67–68 aylık çocuklar, velilerinin yazılı isteği ile 1. Sınıfa başlayabilir. 6 yaş öncesi anlamına gelen bu sınır; bir çocuğun karar verebileceği yaşa gelene kadar her din ile ilgili eğitim verilmediği için, tek taraflı bilgi yüklemesi anlamını taşımaktadır. Dilerse elbette büyüdüğünde devlet güvencesi altında, istediği inancın eğitimini alır. Bu, laikliğin gereğidir. Din eğitimi dayatması hem dini yozlaştırır hem eğitimi çürütür.”

“ALEVİLİĞİ ULÛFEYLE SİYASAL İSLAMIN EKSENİNE ÇEKMEYİN”

Resül KARA, dedelere maaş önerisini Aleviliği devlet güdümlü hale getirmek olarak değerlendirdi:

 

> “Bugün imam maaşlarına bile toplumun geniş kesimleri itiraz ederken, Alevi dedelerine maaş bağlamayı savunmak, yanlışı yeni bir yanlış ile devam ettirmektir.  Osmanlı dönemi de dahil olmakla birlikte, Cumhuriyet sonrası din görevlilerine devlet tarafından maaş ödenmemiştir. Bugün Avrupa’nın hiçbir ülkesinde  devletten maaş alarak din görevi yapan din adamı yoktur. Para karşılığında din görevi yapılmaz ve hem ibadethanelerin, hem de din görevlilerinin ihtiyaçları halkın gönüllü bağışlarıyla karşılanır. Dolayısıyla hiçbir din ve din görevlileri siyasal iktidarların yedeği değildir. Aleviler için laiklik bir çıkış yoludur; bu yolu tıkamaya çalışmak, Aleviliği düşkünlüğe indirgemektir.”

“DEVLETİN GÖREVİ ULÛFE DAĞITMAK DEĞİL, İNANCI GÜVENCE ALTINA ALMAKTIR”

KARA, Alevi vatandaşların haklarını ulûfe mantığıyla değil, vatandaşlık hakkı olarak verilmesi gerektiğini vurguladı: Aleviliği siyasal İslamın gölgesine sokmak, Türk inanç kültürüne yapılmış en büyük haksızlıktır.”

 

“GERÇEK ALEVİLER BU OYUNU GÖRÜR”

Haberi şu sözlerle tamamladı:

 

> “Kadim Türk inancı siyasete teslim olmayacak kadar değerlidir. Düşkün olmayan Alevi ve Bektaşiler bu oyunu elbet görecektir.”

 

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.